
2019 yılında kurduğumuz Bir İyilik Derneği olarak memleketimiz Sarıkaya’da, ismine SAYAM dediğimiz ve açılımı Sarıkaya Yaşam Merkezi olan bir projeyi hayata geçirmek için yola çıkıyoruz.
Sayam temelde, yaşlılarımızın ve bakıma muhtaç hastaların ihtiyaçlarını karşılamak için geliştirilen bir projedir. Ayrıca Sayam kreş, fizik tedavi, toplantı merkezi gibi birbirinin içinde olmasa bile birbirine erişim imkânı olan ünitelerle zenginleştirilerek, huzurevi soğukluğunda uzaklaştırılmış canlı bir yaşam alanı konseptidir.
Siz de Onlara Katılın
Bir İyilik Derneği, iktisadî faaliyetleri organize ederek toplumun ekonomik durumunu iyileştirip, ortaya çıkaracağı katma değeri de sosyal projelere yönlendirerek yine toplumun kültürel değerlerini yükseltmeyi hedeflemektedir Bu hedef tarım, hayvancılık ve endüstriyel üretimden; aile, eğitim, kişisel gelişime kadar geniş bir alanda faaliyet yürütmeyi gerektirmektedir.
Dernek hedef ve faaliyet alanları açısından değerlendirildiğinde pek-çok sorunun cevaplanması gerekmektedir. Şunu peşinen söyleyelim ki; kurguladığımız sistem, tüm sorulara cevap verebilen tutarlı bir denkleme sahiptir. Tüm olasılıklar içinde, denklemin sonucu sıfıra çıkan, yani kendini fesh etmeyle sonuçlanacak olan hesap da vardır. Ama her hâlükârda gözettiğimiz tek değer mağduriyet üretmemektir.
2019 yılında kurduğumuz Bir İyilik Derneği olarak memleketimiz Sarıkaya’da, ismine SAYAM dediğimiz ve açılımı Sarıkaya Yaşam Merkezi olan bir projeyi hayata geçirmek için yola çıkıyoruz.
Sayam temelde, yaşlı ve/veya bakıma muhtaç hastaların barınma ve bakım ihtiyaçlarını karşılamak için geliştirilen bir projedir. Ayrıca Sayam kreş, fizik tedavi, toplantı merkezi gibi birbirinin içinde olmasa bile birbirine erişim imkânı olan ünitelerle zenginleştirilerek, huzurevi soğukluğunda uzaklaştırılmış canlı bir yaşam alanı konseptidir.
Derneğimiz Sayam projesini uygun fonlardan yararlanarak hayata geçirmeyi planlamaktadır. Her ne kadar kullanılabilecek fonlar olsa bile proje bedelinin belirli bir oranını karşılamak durumundayız. Bu nedenle başlangıç finansmanımız halkımızın bağışlarıyla elde edilecektir.
Sayam projelendirmeden işletmesine kadar her aşaması profesyonel ilkelerle hayat bulacaktır. Proje aşamasında ilgili kurum ve kişilerle fizibilite çalışmaları yapılarak ihtiyaçlar belirlenecek, bağış ve fonlarla finansal yapı kurgulanacaktır. İnşaa süreci açık ihale yöntemiyle yürütülecek tamamlandığında ise yönetimi profesyonel kadrolarca idare edilecektir. Tüm personel alım ve idare işleri bu kadroların uhdesinde olup dernek yönetimi standart belirleme ve denetleme dışında müdahil olmayacaktır.
Gerek derneğimiz gerekse Sayam projesindeki mali hareketlilikler oluşturduğumuz web sitesinde erişime açık tutulacaktır. Böylece sürekli denetlenen yapıyla kanun ve kurallara uygun, hiçbir soru işareti taşımayan bir oluşum kurguluyoruz.
Sayam projesinden istifade edecek insanlarımız imkânları varsa bedelini ödeyerek hizmet alacaklar. İmkânı olmayanların hizmet bedeli ya devlet desteğiyle ya da sponsorlar vasıtasıyla karşılanacak. Tüm bu olanaklardan mahrum olanlar için ise dernek kârından ayrılan bütçeyle finansman sağlanacaktır.
Sayam projesi muvaffakiyet elde ettiğinde hem toplumumuzdaki büyük bir ihtiyaç karşılanmış hem de başkaca projelerimiz için başlangıç yapılmış olacaktır.
Şimdiye kadarki istişarelerimizin umut verici olduğunu beyanla halkımızın destek ve eleştirilerine talibiz. Bu noktada web sitemizdeki iletişim bilgileriyle bizlere ulaşabilirsiniz.
İçinde bulunduğumuz iletişim çağında insanların birbirlerine ve bilgiye erişimleri oldukça kolaylaştı. Bu çağ, posttruth diye tanımlanan algının gerçeği hapsetmesi gibi olumsuz durumları doğurmasının yanında nitelikli insanların birbirleriyle temaslarına da imkân vermektedir.
Bir İyilik Derneği kurucuları, inançları gereği, tüm insanları ayrı konularda nitelikli kabul etmektedirler. Bu farklı niteliklilik durumunun dikey bir hiyerarşiyle değil yatay işbirliğiyle iyilik doğuracağına ve içinde bulunduğumuz çağın mezkûr işbirliği arayışını kolaylaştıracağına inanmaktayız.
Derneğimiz farklı kabiliyet ve fikirdeki insanların birlikte iş yapabilme olanaklarını geliştirmeyi kendine misyon olarak seçmiş ve aşağıdaki ilkeleri belirlemiştir.
1. Şeffaflık: Hem dernek yönetici ve üyelerinin dernekle kurdukları bağ, hem de derneğin topluma vadettiği amaçları ve işleyiş şekli anlaşılır olmalıdır. Yöneltilen her eleştiri cevaplanmalı ve makuliyet zemini kaybedilmemelidir.
2. Yerellik: Dernek, kurulduğu ilçe sınırları içinde faaliyet göstermelidir. Böylece faaliyetlerin hem çeşitliliği azaltılmış olur, hem de denetlenebilirliği kolaylaşır.
3. Denetlenebilirlik: Derneğin her hareketi, özellikle muhasebe kayıtları, ihale durumları, alım-satım işleri, kasası herkesçe erişilebilir bir kaynakta sürekli yayınlanmalıdır.
4. Envanter çıkarmak: Doğru soruları sorabilmek için doğru verilere sahip olmak gerekir. Planlanan her projenin temas ettiği alanlarda veri toplanmalıdır. Bu verile dernek tarafından, resmî kurumlar, STK’ları, meslek erbapları ve anketlere başvurularak temin edilmelidir.
5. Hedef belirlemek: Veri okumaları, kendiliğinden bir hayal kurma alanı açacaktır. Hayallerin rasyonel hedeflere dönüştürülmesi ise uzman yardımıyla mümkündür. Bu noktada akademiler, piyasa öncüleri ve danışmanlardan yardım alınmalıdır.
6. Uzman desteği ve revizyon: Gerek projelendirmede gerekse işletmede ehliyetli personel istihdam edilmelidir. Ve her aşama için opsiyonel alanlar oluşturularak olası aksaklıklara karşı revizyon imkanı elde tutulmalıdır.
7. Finansal projelendirme: Kâr-zarar ilişkisi, derneğin topluma vadettiği faydanın en belirgin dayanağıdır. O yüzden yapacağımız her faaliyetin, (buna sosyal projeler de dâhil), finansal noktada topluma geri dönüşümünün izah edilebilir olması gerekir. Hem kendimizi kontrol hem de toplumu ikna etmek için yapılan her işin, kendi içinde ve toplam işlere katkısı noktasında, finansal karşılığı ilk baştan projelendirilmeli ve nihayetinde de raporlanmalıdır.
8. Protokol oluşturma: Dernek, faaliyetlerindeki her aşamayı, her tartışmayı ayrıntılı bir şekilde raporlayarak sonuca bağlamalıdır. Böylece hem yapıcı eleştirilerin etkisiyle daha iyi bir yöntem geliştirilebilir, hem de geliştirilen yöntem(ler) başkalarınca modellenebilir.
Bir iyilik te sen yapmak istemez misin?
Bir İyilik Derneği’nin vizyonunun hareket noktası topluma ve bireylere iyilikte uzlaşmayı amaç edindirmektir.
İyilik tanımı kişilere göre değişebilir. Eğitim durumu, kültür, coğrafya, iklim ve genetik gibi pek-çok unsur iyiliği tanımlamamızda etkilidir. Toplumsal iyilikten bahsedeceksek eğer, bir uzlaşmadan bahsediyor olmamız gerekir. Aksi halde bir tanımın diğerlerini bastırarak topluma egemen olması iyilik değil iktidar arayışıdır.
Uzlaşmadan kastımız; ilkin birbirine yakın tanımlarda iş birliğini sağlamak, ikinci olarak, birbiriyle ayrışan alanlarda tartışma ortamını sağlıklı bir zemine çekmektir. Ve üçüncü olarak, birbirine zarar üreten tanımlarda barışçıl bir ayrışma da uzlaşmanın bir parçasıdır. Bu üç olanak sağlandığında toplum, herkesçe iyi olarak tanımlanmasa da, makul bir seviyeye erişmiş olacaktır.
Toplumca erişilebilecek ideal seviye işte bu makuliyet ölçüsüdür.
Bir İyilik Derneği, kurguladığı faaliyetlerle makuliyet doğuracak bu üç alanda tüm topluma pratik kazandırmak için yola çıkıyor. Dolayısıyla kendine isim olarak seçtiği ‘iyilik’ kelimesi duygusal bir yaklaşımı değil amaç ve ilkelerini tanımlıyor.
Öte yandan, fert bazında edindiğimiz ilkelerin kamusal alana etkisini göz önüne alırsak, kişilerin iyilik tanımlarının beyanı da söz konusu ettiğimiz üç ilkenin gerçekleştirilebilmesi için zaruridir. Zira ne olduğu belli olmayan konularda ne iş birliği, ne tartışma, ne de ayrışma mümkün olabilir.
Aslında tüm faaliyetlerimizle çözmeye çabaladığımız sorunların temelini oluşturan işte bu tanımsızlık durumudur. Çoğumuz, “İyilik nedir?” sorusuna ilkeler üzerinden değil, duygusal durumlar üzerinden cevaplar üretiriz. Bu da duyguların, veri okumamızı etkilemesi sonucunu doğurur. Oysa duygular verileri değil, veriler duygularımızı etkilemelidir. Nihayetinde ölçütümüz değişken olduğu için, ne iş birliğinde ne tartışmada ne de ayrışmada muhakeme yapamıyoruz. İşte geldiğimiz nokta mahkeme ve adaletle ilgilidir. Tanımı olmayan ferdin ya da toplumun adalet beklentisi, hiçbir zaman mahkeme kurulamayacağı için, gerçekleşmeyecektir.
Vizyonumuzun en geniş tanımı; eylemlerle ilkeler arasındaki bağı kurmak ve bu bağı ihya için tartışılabilir kılmaktır. Bu vizyon insanlar için yaşanmaya değer bir hayat temennisidir.
Bir iyilik te sen yapmak istemez misin?